KİMİNLEYİZ ?

Değerli okurlarım merhabalar,

Bu haftaki konumuz insan olarak nasıl bir boşluğun içinde yaşadığımız. Gelin hep beraber bu konuya el atalım.

Birçokları için anlamsız bir dünya artık burası. Hayat gayesi sadece yaşamayı sürdürmek olmuş bazılarımız için. Yaşayıp gidiyoruz işte diyenleri sizler de duymuşsunuzdur. Bir gayesi, bir hedefi olmadan yaşayan yüzlerce ve binlercesi… Her gün aynı şekilde yat, kalk, ye, iç ve bunları tekrarla. Hayatın içinde mücadelesi olanları tenzih ediyorum. Ekmek peşinde alnının teri ile koşanlar tabi ki bunun dışında. Ancak geri kalanlarımız, boşluk hem de büyük bir boşluğun içine düşmüş durumda. Kısa günün karı ile yaşayıp, bir iki defa sosyalleştiği zaman mutlu olan ve arkasından tekrar hüzne dönen bizler…

İşte bizlerin bu duruma düşme nedeni yani manevi olarak içinde bulunduğumuz çukurun nedeni, Yaratıcımız ile olan bağımızın kopması. Bu çok açık. Bir insan Yaratıcısını tanımadan ne kadar güzel bir ömür sürebilir. Ne kadar dinginliğe ve huzura kavuşabilir. Bir kaçış olarak gördüğü alkol ve sigara ona daha da çok yük olmaz mı? Ya da bir doktor veya bir dost… Ömür boyu iyi gelir mi ? Yaratıcısının sözlerini duymayan haliyle düşünemeyen bir ruhun savrulması çok normal değil mi ?

Haydi diyelim ki bir ömür güzellikler ile yaşadı. Dilediği yerde dilediği gibi gezdi, yedi, içti. Peki ya sonra?

Oysaki Yaratıcısı ile günde 5 kere buluşup, gün içinde daima O’nu anıp, O’ndan isteyip, O’na güvense aradığı maneviyat ve huzuru tastamam bulmuş olacak. Çünkü bir kere O’ndan geldik. Bize üflediği bir ruh var. Bu ruh onun bize bahşettiği bir ruh. Ruhumuz ise ait olduğu yere, O’nun huzuruna dönmek istiyor. Bir kavuşsa Yaratıcısına, bu dünyada yaşadığı her şeyi unutacak sanki…

Üstelik bu dünyada yaşadığımız birçok sıkıntının nedeni ise Yaratıcımıza karşı asi olmamız. Hikmetinden sual olunmaz, haram ve helal olan birçok kural var. Haram zararlı olduğu için haram tabi ki… Sağlığa zarar, bireye zarar, topluma zarar… Yaratıcısını unutmuş bir nefsin gözü ise ne yazık ki haramda. Hatta haramda gözü olduğu için Yaratıcısını unutmayı göze almış bile diyebiliriz. Helal ise Allah’ın yapılmasında bir sakınca görmediği, yararlı şeyler. Üstelik bu yararlı şeyler bize faydalı da…

Bizlerdeki bu asilik sonucu, yapma dediği şeyleri yaptıkça başımıza dert açtık. Söyleme dediği sözleri söyledik. Gitme dediği yerlere gittik. Halbuki her şey O’nun gözetiminde ve elinin altında. Buna rağmen O bize karşı çok şefkatli. Düşünsenize bizi hemen cezalandırsa halimiz ne olurdu ?

Önemli olan er ya da geç Yaratıcımız Allah ile beraber olmak. Yapılan hatalara samimi bir tövbe etmek. Her an yanımızda olduğunu bilmek. Zor zamanlarımızda O’ndan istemek.

Kaldı ki İslam felsefesinde şöyle bir düşünce vardır ki, her şeyi özetler niteliktedir.

Kıyamet günü Allah insanlara şöyle buyuracaktır:

“ Kulum, Ben seninleydim, ya sen kiminleydin ?”

Herkese mutlu ve huzurlu günler dilerim. Kavuşmak üzere…


# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar İsmail Cenk Akan - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kütahya'nın Sesi Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kütahya'nın Sesi Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kütahya'nın Sesi Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kütahya'nın Sesi Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Simav Naşa Beldesinde AK Parti Belediye Başkan adayı kim olmalı?
Tüm anketler